SARIYER’deki Santa Maria Kilisesi’nde pazar ayini sırasında düzenlenen silahlı saldırıda hayatını kaybeden 52 yaşındaki Tuncer Murat Cihan’ın 30 senelik komşusu konuştu. Cihan’ı anlatan Faik Nurbuldu, “Tuncer Murat Cihan, kimseye zararı olmayan sakin biriydi, yüzde 80 engelli olduğu için annesi onu yalnız bırakmazdı” dedi.
Sarıyer’deki Santa Maria Kilisesi’nde pazar ayini sırasında 52 yaşındaki Tuncer Murat Cihan silahlı saldırıda hayatını kaybetmişti. Cihan’ın 30 senelik komşusu Faik Nurbuldu, “Murat bey 30 senedir bizim komşumuz. Beraber yaşıyoruz. Şu an dördüncü katta oturuyorlar, biz yedinci katta oturuyoruz. Aşağı yukarı 30 senedir beraberiz. Sabahları eskiden kentsel dönüşüme girmeden evvel binamızda bahçemiz vardı. Murat bey ile sabahleyin orada oturur kahvaltı yapardık annesi gelirdi. Biz de kahvaltı yapardık hep beraber. Sakin bir çocuktu. Korkusuz gazetesi alırdı, sporu okurdu. Bütün dünyada olan bilgilerin hepsini teker teker takip ederdi. Kimseye zararı olmayan, sakin biriydi. En fazla benimle diyaloğu olurdu. Ailesinden sonra en fazla diyaloğu olan kimse benim. Dış devletlerdeki haberleri okurdu. Haberleri, ajansları kimsenin aklına gelmeyen Türkiye’de bütün ajansları okur, bilgi edinirdi. Çok bilgili biriydi. Kafası çok çalışıyordu. Sarıyer’e gitmezdi. Annesi ile beraber onların annesinin arkadaşları var. Şişli’de yerleri var onların. Her gün oraya giderlerdi. Sabah saatlerinde gidip akşam dönerlerdi. O günde tesadüf Sarıyer’e gidiyor. Bir arkadaşı diyor ki buna bize gel. Bir kahve içersiniz. O da annesinden izin alıyor. Diyor ki, benim arkadaşım var onların kiliseye bir gideyim geleyim. O anda da işte kiliseye teröristler içeri girince 5 saniye sonra giriyor. Mermi sıkılınca vefat ediyor. Her hangi bir problemi yoktu. Sakin, kendi dünyasında biri. Yüzde 80 engelli galiba emekli de. Annesi ve kız kardeşi ile beraber yaşıyordu. Bir de abisi var. O başka bir yerde yaşıyor. Üçü birden anne, kız ve Murat birlikte otururdu. Onu benim kadar kimse tanıyamaz burada. Çünkü her gün sabahları eskiden oturup beraber sohbet ederdik. Yani hep iyi şeyler konuşurduk. Kötü bir alışkanlığı falan yoktu. Yani boşu boşuna gitti çocuk. İyi bir arkadaşımızdı. Annesi onu yalnız bırakmazdı. Yüzde 80 engelli olduğu için her gittiği yere beraber giderlerdi. İyi bir arkadaşımızdı. Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun” ifadelerini kullandı.