Küçük bedenlere büyük yoksulluk: Her 5 çocuktan biri büyüyemiyor!

Çocuk Beslenmesi ve Sağlığı: Türkiye’de Alarm Verici Durum

Prof. Dr. Necip Kasapçopur, çocukların entelektüel gelişimi, bağışıklık sistemi ve organların sağlıklı büyümesi için ilk beş yaşında yeterli beslenmenin hayati önem taşıdığını vurgulayarak Türkiye’deki beslenme bozukluğu oranının yüzde 16’ya kadar yükseldiğini belirtti. Bu durum, erken çocukluk dönemindeki yetersiz beslenmenin toplum sağlığını uzun vadede olumsuz etkileyebileceğini gösteriyor.

Kongrede Türkiye Genelinde Yapılan Çalışmaların Sonuçları

Türkiye genelinde yapılan bilimsel bir çalışmanın sonuçları, Türk Pediatri Kurumu Başkanı Prof. Dr. Özgür Kasapçopur tarafından açıklandı. Prof. Dr. Kasapçopur, dünyanın her yerinde çocuklarla ilgili ortak sorunlar yaşandığını ancak Türkiye’nin kendine özgü koşullarından dolayı daha ciddi sıkıntılarla karşı karşıya olduğunu vurguladı.

TÜRKİYE’DE BESLENME BOZUKLUĞU YÜZDE 16’A ULAŞTI

Prof. Dr. Kasapçopur, çocuklarda entelektüel gelişim, bağışıklık sistemi ve organların sağlıklı gelişimi açısından ilk 5 yıldaki beslenmenin önemine dikkat çekerek Türkiye’de beslenme bozukluğu oranının yüzde 16’lara kadar ulaştığını belirtti. Ayrıca, çalışmaya katılan Prof. Dr. Fügen Çullu Çokuğraş, çalışmanın sonuçlarını yakında yurtdışındaki bir kongrede paylaşacaklarını duyurdu.

Türk Pediatri Kurumu Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ömer Faruk Başer, beslenme bozukluğunun besin eksikliği ve uygun olmayan besin içeriği gibi iki farklı yönden etkilendiğini vurgulayarak Türkiye’de her 5 çocuktan birinin yeme bozukluğu yaşadığını ve bu oranın yüzde 22 olduğunu belirtti.

“TÜRKİYE, AB’DEN FAZLA PESTİSİT KULLANIYOR”

Prof. Dr. Ertuğrul Kıykım, pestisitin sağlık üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekerek Türkiye’de AB ortalamasının üzerinde pestisit kullanıldığını ifade etti. Pestisitin uzun süre etkisini sürdürdüğünü ve çocuklarda zeka ve dikkat eksikliği ile otizm gibi sonuçlara yol açabileceğini belirtti.

“ÇOCUKLARIMIZA YETERLİ BAKIM SAĞLAYAMAYABİLİRİZ”

Türk Pediatri Kongresi Başkanı Prof. Dr. Nur Canpolat, yoksulluk ve çocuk hekimlerinin azalması gibi sorunların yanı sıra Türkiye’de çocuklara bakacak doktor eksikliğinin de arttığını ifade ederek bu konunun kongrede ele alındığını söyledi. Ayrıca, Prof. Dr. Kenan Barut, bakanlığın durumun farkında olduğunu ve çözüm için hekimlerin haklarının verilmesi gerektiğini aktardı.

Related Posts

Prof. Dr. Çelik: Zayıflama baskısı gençleri anoreksiya riskiyle karşı karşıya bırakıyor

Prof. Dr. Çelik: Zayıflama baskısı gençleri anoreksiya riskiyle karşı karşıya bırakıyor

Varis, tedavi edilmediğinde ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor

Varisin, tedavi edilmediğinde ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını söyleyen Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Emir Cantürk, özellikle kadınlarda sık görülen bu hastalığın ilerlemeden tedavi edilmesi gerektiğini belirtti.

Yaş aldıkça beyin de yaşlanıyor! Bu 5 durumda hemen doktora başvurun

Yaş ilerledikçe artan unutkanlıklar bir süre sonra kişinin yaşamında yol açtığı olumsuz sonuçlarla, hayatın her alanını etkilemeye başlıyor. Uz. Dr. Özden Yener Çakmak, unutkanlığa karşı alınabilecek önlemler hakkında bilgi verdi.

Sigara bırakma polikliniklerinde 3,8 milyon kişiye destek sağlandı

Sağlık Bakanlığınca, Türkiye genelinde hizmet veren sigara bırakma polikliniklerinde 2010 yılından bu yana 3 milyon 801 bin 962 muayene yapıldı.Hekimlerin muayenesi ve değerlendirmesi doğrultusunda 1 milyon 538 bin 45 kişiye farmakolojik destek sağlandı.

Bursa’da ağlayan çiçek zehirledi! Böyle uyardı: ‘Evinizde bu çiçek varsa derhal çöpe atın’

Göz alıcı yapraklarıyla salonların baş köşesini süsleyen o çiçek, bu kez güzelliğiyle değil zehriyle gündeme geldi. Halk arasında ‘ağlayan çiçek’ olarak bilinen difenbahya, Bursa’da yaşayan Meryem Can’ı kelimenin tam anlamıyla susturdu. ‘Evinizde varsa derhal atın’ dediği difenbahya, ölümcül denebilecek kadar zehirli olabilir miydi? Konuyu tüm detaylarıyla işin uzmanı anlattı.

Yaşamak istedi, bedeli insanlık suçu oldu! Kanlı organ nakli kâbusu: ‘Bilmiyordum’

İlk böbrek naklini 20 yaşında olan genç kadın yeniden hastalanmış ve yine kendisi için uygun bir böbrek beklemesi gerektiğini öğrenmişti. Bu bekleyişin hayatına mâl olabileceğini düşündü. İnternette yaptığı bir araştırma sonucunda kendi deyimiyle farkında olmadan uluslararası organ nakli çetesine dahil oldu. İşte şimdi hiçbir klinik tarafından tedaviye alınmayan kadının yaşadıkları.